2018

December 29, 2017

1999 yılını hatırlıyor musunuz? Milenyuma giriyorduk, çok heyecanlıydık… Yeni bir yüzyıl başlıyordu; ki 2000 yılında kaç yaşımızda olacağımızı, evli ve çocuklu olup olmayacağımızı, nerede yaşıyor olacağımızı daha önce doksanlarda hepimiz tahayyül ettiydik… Yalan mı? Var mı yaştaş olup da o planları yaptığımızı hatırlamayan?

Planlar tuttu mu tutmadı bilmem ama 21. Yüzyıl büyük bir hızla ilerlemiş ve 17 senesi geride kalmış bile…. Götüreceklerini götürmüş, alacaklarını almış ve katacaklarını katmış. İşi bitmiş ve gidiyor 17. sene de…

Geçen yılın güzel olması hususunda daha önceki yılbaşı yazılarımda da değinmiştim; yılı bağlayan bi durum yok aslında. Size o yıl kısmet olanlar duruşumuzu hep değiştirir. 2017 benim için çok güzel bir yıldı. Çünkü bir evlat sahibi oldum…. Ne diyebilirim ki?

Çok şükür!!!!Hem de çok….

Ama Türkiye için Dünya için iyi bir yıl olmayabilir. Daha iyileri çıkar inşallah ne diyeyim… İyisi kötüsü yok aslında hiç bir yılın, biz kategorileştiriyoruz yıllarımızı bizde bıraktıkları izlere göre… Yakınını kaybetmiş bir insan için iyi bir yıl olmazken benim için güzel bir yol olabiliyor. Sonraki yıllarda roller değişebiliyor. Yani yaşam da sırayla işte!!!!

Ben karakter icabı severim yeniyi….

Yeni hep bir başlangıçtır. Ağzında sevdiğin bir yemeği yedikten sonra kalan son tat gibi hoş ve aranılası bir iz bırakır hayatımızda. Yeni ayakkabı giymeyi sevmeyen, yeni defteri açıp sayfalarında parmaklarını gezdirmeyen, yeni kitabı açıp koklamayan, yeni elbiseyi giyince kendini güzel hissetmeyen, yeni ayakkabının topuk sesini dinlemeyen, yeni fincanda kahve içerken dönüp dönüp fincana bakmayan var mı ki aramızda????

Yeni çoğaltır insanı.

Yeni insanlar, yeni sesler birleştirir ruhunun yaralarını…

O yüzden her yeni kutlanır tıpkı yılbaşı gibi…

2017 de isminde “yeni” geçen kızımız Nevra ile yenilendik, hayatımızın yeni bölümüne başladık biz….

Siz neler yaşadınız bilmiyorum ama hepsi yeni bir tecrübeydi en azından… Tabi bekara karı boşaması kolay… Tecrübeymiş, ukala dediğinizi duyar gibiyim. Haklısınız…. Yerden göğe kadar. Kiminin kıçında ayı bağırdı bu yıl; kimi bir eli yağda, diğer balda geçirdi yılı…

20182018Şimdilerde eski simli kartları adreslerimize gönderen kalmadı. Mesajlar falan aldı yerini soğuk soğuk… Ne güzeldi onlar!!!! Simlileri ışıl ışıl, yazısı güzel olan aile ferdi halaya, dayıya yazardı. Bizim evde bendim o… Her zamanın ayrı güzellikleri var, ben nerde o eski yılbaşılar diyenlerden değilim, asla olmadım… Her çağ yaşanılan ile güzel… Bundan bilmem kaç sene sonra da ne güzel mesaj atıyorduk birbirimize deme ihtimalimiz çok yüksek….🤫🤫🤫Babamın öğrenciyken bana gönderdiği yılbaşı kartı ne güzelmiş. Hala duruyor; şu herkesin vardır ya eski duyguları hapsettiği kırmızı kutu, orada yıllardır. Her yıl bi açılır bu eski, dağınık kutu… Okunur mektuplar, notlar, kimi zaman gözyaşı ile kimi zaman gülümseme ile… Her yıl başı bakarım bu karta; en çok güldüğüm kısmı da ” …. ve eşi” yazan bölümü. Komik ve yaramaz adamdın. Güzel insan, senin de yeni yılını kutlarız!!!An, anda güzel…2018 den neler bekliyorum?Aslında doğrusu 2018’de kendimden neler bekliyorum?2018 dolunayla başlayan güzel bir yıl fakat dolunayın yeni aya geçmesini bekleyin derim bir şeylere başlamak için… Bir on beş gün kadar…Beklemiyorum hiç bir şey!!!!Mutluluk ve sağlık diliyorum kendime, evlatlarıma, eşime, sevdiklerime….Klasik evet biliyorum da aslında yaşam da klasik… Düz, sade, karmaşık değil… Biz karıştırıyoruz ortalığı çokça…Doğum ile ölüm arasında hayatta kalma mücadelesidir yaşam. Her şeyin hayırlısıyla hayırlısının olduğu bir yıl diliyorum…Ve ülkem için…Zor, çok zor…Ama yeni pozitif bir dönem diliyorum…En önemlisi hepimize akıl sağlığı diliyorum…2018’de sevdiklerimiz yanımızda kalsın inşallah…Sev, şükret, affet!!!

Follow by Email
Pinterest
Pinterest
fb-share-icon
Instagram